Kayra ile Buzbağ Bağbozumu 2011 2

Öğle yemeği sabah 09.00 da başlayan gezimizin ikinci dinlenme noktası idi. İlginç olan yanı ise yöresel yemekler (daha çok bulgur ağırlıklı) ile şarapların uyumunu keşfetmekti. Özellikle tavuk üfelemeye bayıldığımı söylemeden geçemeyeceğim 🙂 Özellikle bulgurlu, yağlı, sumak soslu ve acılı besinler ile öküzgözü uyumu harika idi. Birde en son pekmezli tatlı ile Kayra Madre!

Yemeğin ardından tekrar düştük yollara. Bu sefer Harput’u keşfe çıktık. İlk durağımız Meryem Ana Kilisesi idi. Uzun yıllar korunmuş ve saklanmış bir kilise. İkinci durağımız ise Selçukluların bölgedeki belkide en ünlü camiisi. Eğik Minareli Ulu Camii. Bu iki güzel yeri Elazığ’a yolunuz düşerse mutlaka ziyaret edin derim.Ve son olarak Buzbağ’ın adını aldığı Buzluk Mağaralarına gittik. İçerisi ve kayalar güneş görmesin rağmen çok soğuktu. Efsaneye göre bu mağara düşen gelinin kınalı ellerinin hemen yan tarafındaki Murat Nehri’nde görüldüğü rivayet edilirmiş.Elazığ’ın uzun çarşısında kısa bir alışveriş turundan sonra otelde akşam yemeğine geçtik.

Akşam yemeğinde Elazığ’a özel yemeklerin yanısıra bölgenin en ünlü folklorik oyunu Çayda Çıra oynandı. Öğle yemeğinde bizimle beraber olan Mimolett’in Sommelier ‘i Atakan Esgel de bizimleydi. Kendisinde yemek boyunca özel olarak şarabın detaylarlarını, yemek şarap uyumlarını ayrıntılı şekilde öğrenme fırsatı buldum.

Şarabın büyük ve büyülü dünyasını tanıma fırsatı verdiği için Kayra’ya ve Zarakol 2.0 ‘a çok teşekkürler.

 

 

 

 

 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Protected by WP Anti Spam